Top

Bazı insanların kalpleri o kadar hassas ve iyilik dolu ki!

Bazı insanların kalpleri o kadar hassas ve iyilik dolu ki!

Emeğini sarf eden bir satıcı, kitap yazarı -ki Elif Şafak-, blog yazarları ki Çiğdem Kılıcı, Eray Usta ve Esra Yücer,  ve daha nicesi…

Belki sokakta bir yerlerde karşılaşıyorsunuz Onlarla, belki bir yerlerde omuz omuza mücadele veriyorsunuz O kişiden habersizce…

Çok güzel örneklerle karşılaşıyorum ben de ve bu doruğa ulaştığı an ki bugün, birşeyler paylaşmak istedim. Çok güzel ve zeki bir insan için hediye almak istedim. Kendisi ya da ben diyeyim, 14 şubat’tan ya da doğum günü gibi mesele kutlamaktan uzak duran birisiyim. Hediye alırım, sürpriz yapmayı severim ama onların(kapitalist şirketler) istediği gibi değil.

Ele emeği göz nuru birşey aldım bir satıcıdan ve bir yorum yazdım kendisine O’nu kırmayacağımı düşünerek;

İlgi ve alakanız harika… Hediyeniz de! Yalnız 14 şubat kartı, kese kağıdı ve reklamınızı içeren kartın hediyeyi vereceğim kişi için iyi olacağını sanmıyorum. Çok teşekkür ederim!

Tabi umduğum gibi olmadı ve kırıldığını fark ettiğim için çok üzüldüm. Sırf onun üzüntüsünden O değerli kişinin kalbinin kırılmasından bu yazıyı yazmak istedim ki sizler de bilin bu tip insanların varlığını.

Siz belki benim hissettiklerimi hissetmeyebilirsiniz ama o kişi ne  demiş karşılık olarak, biliyor musunuz (halbuki bu bir ticaret ve es geçmesi gerekebilirdi sadece)?

Özür dilerimm

No Comments
  • Çiğdem
    2 Şubat 2011 at 10:28

    Yazıyı görünce nasıl şaşırdım 🙂 Friendfeed hesabına bağladığın, twitter hesabın aracılığıyla profiline bakıyordum. Yazının linkini gördüm ve bir tık.

    Bazen bu kadar basit gelebiliyor mutluluk insana…
    Az önce gözümü açar açmaz annem “defne joy ölmüş kızım” dedi. Bir kaç sn bakakaldım. Ben daha 12-13 yaşımdayken o ünlülerin evlerini gezer ve zıpır zıpır takılırdı. Anneannem bak şu kızın yaptıklarına diye gülerek izlerdi.

    Sonra gün geldi anneannem melek oldu. Defneyi gördükçe ailecek hep onu hatırladık.

    Ve bu sabah… Artık defne de, anneannenimin yanına uçtuğu gerçeğini gösterdi bize. Neden bilmiyorum, ilk anda aklıma 2 yaşındaki oğlu geldi… Alışacak elbet, büyüyecek, annesiz olduğunu unuttuğu anlar da gelecek belki… Ama gerçek hiç değişmeyecek…

    Tamda böyle, hayatı sorgularken, “ölüm” gerçeğinin farkına yeniden varıp, iç muhakememi yaparken, boş boş ekrana bakarken, gördüm yazıyı…

    İşte dedim.. İşte bu… Hiç tanımadığın, yüzünü bile görmediğin birisi, senin arkandan bir kaç güzel cümle kurabiliyorsa, sen dünyada hatırı sayılabilecek işler yapmışsındır.

    Askerdeki yarim Eray adına ve kendi adıma, sana çok teşekkür ediyorum. İsmimizi ilk cümlende geçirdiğin, bizi tanımadan sevdiğin için daha çok teşekkür ediyorum…

    • nefarkederki
      2 Şubat 2011 at 11:51

      Verdiğin haberin şaşkınlığından yazacak pek birşey bulamıyorum affedersin. Hiç haberim yoktu. İnanamadım hatta ilk başta. :s Ama asıl ben teşekkür ederim sizlerin varlığı için! 😀

  • esraycr
    4 Şubat 2012 at 01:21

    Önce yazı için kalemine sağlık… 🙂 Belki çok geç okudum bu yazıyı,hatta unuttun belki de bu yazdıklarını..:)Fakat ben okuyunca mutlu oldum….
    Her insan ince ve hassas olamaz..Fakat ince ve hassas olan insanlarda istemeden birilerini kırabilir… :(( En güzeli gönlünü bir şekilde almak…:) Sen de gönül almışsın 🙂 en güzeli de bu 🙂 bir şekilde özür dilemek güzeldir… 🙂

    • nefarkederki
      6 Şubat 2012 at 22:40

      Çok teşekkür ederim. Tekrar varlığından haberdar olmak güzel! 🙂