Kar ve Poyraz
Uzun ama çok uzun bir süredir kendi dilimden birşeyler yazmıyordum. Galibaa bu blog bu amacın dışına çıkıyor yavaş yavaş. Neyse çektiğim fotoğraflar ile beraber anlatımıma devam edeyim.
İki tanecik fotoğraf çekebildim. Tabiki soğuk havayı çok sevmeyen birisiyim herkes gibi. Şükür ki bir evimiz var ve barınabiliyoruz. Ya olmayanlar?
İlk gece, poyraz çok şiddetliydi.Ve gece altımızdaki gecekondunun boşluğundan, acıya dayanamayan bir miyav sesi duydum. Gerçekten de dayanamadı. Birkaç saat sonra sesi gitgide azaldı azaldı ve hi gelmemeye başladı. Her sesi geldiğinde pencereyi açıp yerini öğrenmeye çlaıştım ama olmadı. Bulamazdım da zaten… Gözyaşı dökmekle elime hiçbir şey geçmedi tabi.
Sabah oldu ders vakti derken yola çıktım ve yollarda hiç çalışma yapılmadığını gördüm. Ama kar arabaları vardı. Çalışmıyorlardı. Yollardan hızlı hızlı geçiyorlardı. Tabi bu sırada, koskoca bir otobüs yokuştan hızıyla kaymaya başladı. Araba sürmeyi gerçekten bilmeyen bir kadınsa otobüs şöforüne küfür ederek yolda önceliğini! kullanmaya çalışıyordu. Ölmekten kurtuldu tabi ama hala küfür ediyordu.
Ve bugün! Bugünse yorganı sürekli üstüme çekerek uyandım. Neden mi? Çok meşhur Ferroli! kombi şu yoğuşmalı olanlarından… A01 hatası vermiş de bizleri bu havada üşütmüş. Hem de yepyeni makina… Kimsenin kombisine birşey olmazken bizimkisi uyarı veriyor. Teknik servisi aradık ama haberlere göre Ulus’a Büyükşehir Belediye hiç girmemiş temizlemek için. Zaten kapımızın önündeki arabalar yok olmuş kar altında.(Bu gerçek) Adamlar tamire nasıl gelecek. Kendimi kutuplarda gibi hissediyorum açıkçası. Umarım donmam ve yeni yazılar yazabilirim.
